Merhaba okurlar. Bu yazıda ingilizcede already kullanımını anlatacağım. İngilizcede already (zaten) kelimesi, bir eylemin zamanlamasını vurgulamak için kullanılan yaygın bir zarftır. Bu kelime, önceden gerçekleşen bir eylemi veya bir durumu ifade etmek için kullanılır. İster geçmiş zamanda ister şimdiki zamanda olsun, bir eylemin zaten meydana geldiğini veya bir durumun hali hazırda devam ettiğini belirtmek için already kelimesini kullanabilirsiniz.
İşte “already” kelimesini doğru bir şekilde kullanmanızı sağlayacak bir adım adım kılavuz:
Cümlenin Olumlu veya Olumsuz Olmasına Dikkat Edin
Already kelimesini kullanırken, cümlenin olumlu mu yoksa olumsuz mu olduğuna dikkat etmek önemlidir. Olumlu cümlelerde, already genellikle fiilin öncesinde yer alır. Örnek olarak:
- I have already finished my homework. (Zaten ödevimi bitirdim.)
- They have already arrived at the airport. (Onlar zaten havaalanına geldi.)
Olumsuz cümlelerde ise not kelimesi ile birlikte already kullanılır ve not kelimesi already kelimesinden önce gelir. Örnek olarak:
- She has not already seen the movie. (O filmi henüz izlemedi.)
- We have not already decided on the menu. (Henüz menüyü kararlaştırmadık.)
Fiilin Zamana Göre Şekillendirildiğini Doğrulayın
Already kelimesini kullanarak bir eylemi vurgularken, fiilin zaman biçimini doğru bir şekilde şekillendirmek önemlidir. İşte farklı zaman biçimleri ve already kelimesinin nasıl kullanıldığına dair örnekler:
Geçmiş Zaman (Past Tense)
- She had already seen the movie before I recommended it to her. (O filmi ona tavsiye etmeden önce zaten izlemişti.)
- They had already left when we arrived at the party. (Biz partiye vardığımızda onlar zaten ayrılmıştı.)
Şimdiki Zaman (Present Tense)
- He has already finished his work, so he can join us for lunch. (O işini zaten bitirdi, bu yüzden bize öğle yemeğine katılabilir.)
- We have already booked the hotel for our vacation. (Tatilimiz için oteli zaten rezerve ettik.)
Gelecek Zaman (Future Tense)
- I will already have left by the time you arrive tomorrow. (Yarın varana kadar zaten ayrılmış olacağım.)
- They will already have completed the project before the deadline. (Son teslim tarihinden önce proje zaten tamamlanmış olacaklar.)
İngilizce-Türkçe Already Kullanımı Örnekleri
- He has already eaten breakfast. (O zaten kahvaltı yaptı)
- We have already visited Paris. (Biz zaten Paris’i ziyaret ettik)
- She had already bought the tickets when I called her. (Ona telefon ettiğimde o bileti zaten almıştı)
- They will already have left for the airport by the time we arrive. (Biz varana kadar onlar havaalanına zaten ayrılmış olacaklar)
- I haven’t already finished the report, but I will soon. (Raporu henüz bitirmedim, ama yakında bitireceğim)
Bu örnek cümleler, already kelimesinin doğru kullanımını ve çeşitli zaman formlarında nasıl yer aldığını göstermektedir. İngilizce öğrenirken ve pratik yaparken bu yapıları hatırlamak size yardımcı olacaktır.
Umarım bu yazı, already kelimesinin kullanımıyla ilgili anlayışınızı geliştirmenize yardımcı olur. Artık istediğiniz biçimde bu kelimeyi kullanabilirsiniz. Başarılar dilerim!